Geçmiş Yaşamda İlah Mısın, Yoksa Bu Yaşamda Hâlâ Çocukluk Yaran Mısın?

Spiritüel yolculukta ilk bakılması, yüzleşilmesi ve şefkatle dönüştürülmesi gereken alan, daima anne, baba ve çocukluk travmalarıdır. Çünkü insanın enerji alanı -enerji matriksi- dediğim o görünmez ağ duygularla örülür. Duygular, aurayı besleyen ya da zedeleyen en temel kaynaktır. Kendi enerji alanımızı temizlemek, güçlendirmek ve gerçekten yükseltmek istiyorsak, önce kök inançlarımızın, çocuklukta yerleşmiş duygusal kayıtların izini sürmek zorundayız.

Spiritüellikte Kaçış ve Spiritüel Maske

Oysa günümüzde sosyal medyada hızla yayılan regresyon başlığı altında, yüzeyde kalan gösterişli uygulamalar ya da “geçmiş hayatlara ışık hızında gidip ilahi kanallık almak” vaatleri gerçeği yansıtmıyor. 

Bazı videolarda, meleklerden mesaj aldığını, peygamberlere aracılık ettiğini, geçmişte bir Mısır rahibi, Atlantis rahibi ya da kadim bir tanrıça olduğunu iddia eden kişileri izleyerek bu derin yolculuk tanımlanamaz. 

''Çünkü gerçek şifa geçmiş yaşamları görmekte değil, o yaşamların bu hayata yansıyan duygusal döngüsünü fark edip dönüştürmektedir.''

Gerçek Yüzleşme - Çocukluk Yaraları 

Geçmiş yaşam karmalarını dönüştürmek, elbette değerlidir; ama bu da tek başına bir “kaçış kapısı” olabilir. Çocuklukta hissedilmeyen onay, değer, görünür olma arzusu, kişi farkında olmadan spiritüel maskelerle beslenir.

Bugün kendini Mısır’da bir tanrıça, bir rahip ya da kutsal bir öğreti lideri olarak hatırlamak, kişinin egosuna yeni bir kimlik, yeni bir üstünlük hikâyesi sunabilir. Bu da yine çocukluktaki onaylanma, fark edilme, görülme ihtiyacının süslü bir maskeyle desteklenmesidir.

Oysa gerçek dönüşüm, bu hayattaki en çıplak, en sıradan acılardan başlar. Anneyle kurulan bağ, babadan alınamayan güven, çocukken içe atılan öfke, değersizlik, sevgisizlik… 

Bunlar temizlenmeden, ruh eski defterlerini açmaz ya da açsa bile görünen sadece bir hikâye olur; idrak yoktur. Geçmiş yaşam vizyonları, bu yaşamda temeli atılmamış bir kalbin içinde derin bir gösteriye dönüşür, şifaya değil.

Spiritüel yolculuk bir kaçış değil, tam tersine en derin köklere geri dönüş yolculuğudur. Işığa çıkmak için önce karanlıkla dost olmayı öğrenmek gerekir. Ve o karanlık, çoğu zaman anne karnından başlayan, çocuklukta şekillenen, aile bağlarının arasında gizlenen ilk duygularda saklıdır. Oraya inmeden hiçbir regresyon sonsuz bir bilgelik kapısı değildir, olsa olsa yeni bir rol, yeni bir hikâye olur.

Kozmik Enerji ile Gerçek Dönüşüm

Kozmik Enerji Eğitimi’nde, geçmiş yaşam ve çocukluk alanları ayrı değil; birbirinin devamı olarak görülür.Çünkü ruh, her enkarnasyonda aynı temaları farklı yüzlerle deneyimler.

Bugün yaşadığın bir ilişki döngüsü, çocuklukta alınan bir yara kadar, geçmiş bir yaşamın tamamlanmamış karmasına da bağlı olabilir.

Kozmik Enerji frekanslarıyla yapılan çalışmalar, bu iki alanın titreşimini aynı anda dönüştürür:

• Geçmiş yaşam karmalarının enerjisel kayıtları temizlenir,

• Çocuklukta oluşan duygusal kodlar çözülür,

• Ruhun enerji matriksi yeniden hizalanır.

Bu sayede kişi sadece “geçmişi görmekle” kalmaz; o geçmişin bu yaşamda bıraktığı titreşimi dönüştürür.İşte bu noktada, artık kaçış değil, köklenmiş bir yükseliş başlar.

Çünkü Kozmik Enerji’nin özü budur:Işığa çıkmak için önce karanlıkla dost olmayı öğretmek.

Ve o karanlık, çoğu zaman anne karnından başlayan, çocuklukta şekillenen, aile bağlarının arasında gizlenen o ilk duygularda saklıdır.Kozmik Enerji bu alanı dönüştürdüğünde, yalnızca enerji değil, bilinç de yeniden doğar.

Gerçek Bilgelik

Gerçek bilgelik, geçmişte kim olduğunu hatırlamakta değil; bugün kim olduğunu fark etmekte saklıdır.Çünkü özüne giden yol, başka yaşamların sahnelerinden değil; bu yaşamda kalbinde taşıdığın en derin duygulardan başlar.

Kozmik Enerji, işte o yolu ışıkla örer.

Kaleme Alan : Büşra Yavuz

Ruhsal Dönüşüm Rehberi & Kozmik Enerji Eğitmeni